“AFYONKARAHİSAR’IN MARKALARI”  PROJESİNİN ÜÇÜNCÜ HAFTA KONUĞU

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI BAŞKANI HÜSNÜ SERTESER OLDU

 

Afyon Kocatepe Üniversitesi Afyon Meslek Yüksekokulu Pazarlama ve Reklamcılık Bölümü öğrencilerinin Mesleki Çalışma ve Seminer dersi kapsamında Öğretim Görevlisi Türker Göksel’in koordinatörlüğünde her yıl düzenledikleri ve bu senekinin başlığı “Afyonkarahisar’ın Markaları”  olan proje çalışmasının üçüncü haftaki konuğu Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser oldu.

 

Son derece samimi bir ortamda gerçekleştirilen ve dinleyenlerce büyük beğeni ile karşılaşan söyleşide sayın Serteser’e yöneltilen soru ve cevaplar ise şöyle derlendi:

 

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1967 Doğumluyum 57 yaşındayım, iki tene oğlum var. İlk okul, orta okul ve lise öğretimimi Afyonkarahisar da yaptım. Afyon lisesinden mezun olduktan sonra, İstanbul Teknik Üniversitesi (inşaat fakültesi). İnşaat Mühendisliği bölümünü kazandım. Bizim inşaatçılık baba mesleği. 1962 yılında Babamda aynı üniversite aynı bölüm mezunudur. Bende 1988 yılında mezun oldum. Askerliğimi yapıp hemen iş hayatına atılmak istedim. 1988 yılında askerliğimi yedek subay olarak yaptım 1991 yılında şehrimize döndüm. Şirketimizde inşaat mühendisi olarak görev aldım. Şu an halada devam etmekteyim. 1991 yılında Afyonkarahisar sanayici ve iş adamları derneğini iş adamı arkadaşlarımla birlikte kurdum. İlk kurucu başkanlığını yaptım. Daha sonraki dönmede yine seçilip başkanı oldum. 2009 yılında Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine katıldım. ATSO’nın yönetim Kurulu başkanı olarak seçildim. Sonrasından bugüne denk üç kez daha seçildim. Geçtiğimiz şubat ayının sonunda on beşinci yılımı tamamladım. 2015 yılında Afyonkarahisar eğitim vakfının başkanı seçildim ve halen yürütmekteyim. Yaklaşık 800-1000 kişi arası ihtiyaç sahiplerine burs vermekteyiz. Neticede hem eğitim alanında hem ekonomi alanında olan kurumlarımızın başında görev yapmaktan mutluluk duyuyorum. Afyonkarahisar’a hizmet etmekteyim.

Sizin ağzınızdan kısaca Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’nı tanıyabilir miyiz?

 

ATSO yaklaşık 8000 üyeye sahip bir odadır. Tabi Afyonkarahisar merkez ilçeyle 18 İlçesi olan oldukça yüz ölçümü de büyük il neticede 30 tane büyükşehir var nüfus bakımından da Türkiye’de 81 il içerisinde 31. Sırada nüfusu olan bir ilimiz yaklaşık 15000 km kareye sahip oldukça geniş yüz ölçümüne sahip dolayısıyla Afyonkarahisar da Türkiye Odalar Ve Borsalar birliğine bağlı 9 tane borsayla 3 borsa 9 odayla Afyonkarahisar’ın ekonomik dünyasına ekonomik camiasına iş dünyasına hizmet vermekteyiz. Dolayısıyla bu hizmetleri verirken tabi ki ekonomimizin gelişmesi için istihdamımızın artması için ihracatımızın artması için afyonun ekonominin büyümesi için hizmet ediyoruz. Bu hizmetleri yaparken tabi ki üyelerimize üst derecede hizmet etmeye gayret ediyoruz. Türkiye odalar ve borsalar birliğine bağlı Türkiye’de 365 tane oda ve borsa var. Bunlardan 9 tanesi Afyonkarahisar’da ve bu odaların içerisinde 5 yıldız kalitesinde normalde pek söylemiyoruz akretasyonla belirlenen bir şey A sınıfı oda olarak üyelerimize hizmet etmekteyiz. 2009 yılında ilk defa göreve geldiğimizde üyelerimize yakışan bir hizmet binasını 2011 yılında başladık 2013 yılında tamamladık üyelerimize bur da daha iyi hizmet verme adına önemli bir bina yapmış olduk. Tabi bina yapmakla kalmıyor hizmet kalitemizi de yükseltmiş olduk bu hizmet kalitesi de işte bu A sınıf belgesiyle ölçüyor uzun yıllardır A sınıfı kalitesinde üyelerimize hizmet veriyoruz. Bu üyelerimizin ihtiyaçları olan buradan alması gereken belgeler, sicil, ticaret sicili, diğer konular hep bu binada yapılıyor. Tabi bunla kalmıyoruz ATSO Kobi Akademisi diye bir akademi oluşturduk ve burada yılda üyelerimize anket yapıyoruz 1 yıl önce hangi konularda eğitim görmek istiyorlarsa soruyoruz toplam aşağı yukarı senede 24 tane her ay ortalama 2 tane olmak üzere 24 civarı eğitim veriyoruz. Bu eğitimler Afyon Koca Tepe Üniversitemizin hocalarından Odalar birliği TOBB, EDÜ hocalarından veya o konuda isim yapmış kişilerden iş adamlarını davet ederek üyelerimize hizmet veriyoruz. Aynı zamanda tabi ki bunun dışında birçok projeye de başvuruyoruz. Mesela mermer sektörü konusunda URGE denilen bakanlığımızın da desteklediği Pazar araştırma projeleri var bu projelerden yapıp ihracatın artmasını sağlamak amacıyla üyelerimizle birlikte Pazar araştırması yapan projeler oluşturuyoruz. Aynı zamanda kalkınma ajansı olsun, Avrupa birliği projeleri olsun birçok projeye hazırlanıyoruz. Bizim yıllık bütçemizden daha fazla 2009 yılında beri odamızın bütçesinden daha fazla bütçeyi biz üyelerimize sağlamış olduk. Tabi bunu altında önemli bir personel alt yapısı çok önemli dolayısıyla personelimiz ciddi eğitimli birçoğu yabancı dil bilen personelden oluşmakta. Tecrübe çok önemli onlara da eğitim aldırıyoruz. Böylelikle çevremizde projeci oda olarak da adlandırılıyoruz. Yeni projelere de hazırlanıyoruz ve hazırlamaya devam ediyoruz. Ticaret odamız önemli odalardan birisidir.

 

Afyonkarahisar’ın ticaret hacminin ülkemiz ekonomisindeki yeri nasıl tariflenebilir? Erişilen rakamları yeterli görüyor musunuz?

 

Türkiye’nin her yerinde bazı konulara da uzmanlaşmış iler var. Mermer sektörü ihracatta Afyonkarahisar’ı temsil etmekte. Yumurta, kırmızı et, şeker ve şekerleme ürünleri kaymak, vb. maddeleri temsil etmekte.  Unesco tarafından 2009 yılında Afyonkarahisar Gastronomi şehri olarak tarihlere geçti. Bu konuda gıda ve yemeklerimizin yeri büyüktür. Bunu da yönetme ve yürütme kurulunda üyesiyiz.  Mermer ihraç konusunda ilk üçüncü sırada yer alıyoruz. Gelişmemizden dolayı diğer şehirlerden çıkan taşlar bile Afyonkarahisar’da işlenmekte. Mermerimiz sayesinde Türkiye de ki diğer bölgelerdeki ocakları ele almaktayız. Bu olayların ekonomimize de çok katkısı var. Yöresel ürünümüz kendi topraklarımızda yetişen haşhaş içinde birinci sıradayız. Önemli derecede ihracat gerçekleştiriyoruz. Tabi bazı sektörler ihracat ağırlıklı çalışıyor. Bazıları ise Türkiye’nin her yerine bu ürünlerimizi markalaşmış olarak yollamaktayız. Kimsenin bilmediği tuğla ve beton konusunda üretim yaparak bunların yanında az da ihracatını gerçekleştiriyoruz. Buradan da söylemek isterim bu konu çok dillendirilmiyor, sizin aracılığınızla bununda bilinmesini istiyoruz. Bolvadin’de bulunan Avşar Emaye önemli ihracat yapan ve başarılarından dolayı ihracat ödülleri kazanmış bir emaye dalında ismimiz var. İlave olarak jeotermal şehri olduğumuz için hem turizm hem Sandıklı, Çobanlar da sera yatırımları var. Buralarda önemli miktarda domates üretimi yaparak topraksız tarımla bu işleri gerçekleştiriyoruz. Türkiye’de yumurta borsasının ve fiyatının belirlendiği yer Afyonkarahisar. Konveyor bant seri üretim konusunda ise Kızılay ve Avşar maden suları konusunda ciddi üretim ve ihracat gerçekleştiriyoruz. Sorunun özüne gelirsek ihracat ve üretimimiz çok üst düzeyde de görsek yeterli hiçbir zaman görmüyoruz. Her sektör için daha fazla ihracatı ve kaliteli ürünü Türkiye çapına yayılması için daha fazla markayı üyelerimizle birlikte oluşturmaya gayret ediyoruz. Son on beş yıl için Afyonkarahisar bu konuda gayet başarılı belirlenen hedefler için güzel yerlere varmıştır. Eksiklikler konusunda da iyileştirme çalışmaları yapıyoruz.

 

 

 

Üyelerinizin markalaşması için birçok çalışma yaptığınızı biliyoruz. Bu faaliyetler hakkında bilgi verir misiniz?

 

Yıl içinde birçok üyelerimize markalaşma hakkında eğitimler vermekteyiz. 2024 için marka olma ve sürdürme etkinliği, kalite fikri ve yönetimi sertifikasyonu, güvenli gıda ve coğrafi işaret ürünler gibi eğitimler vereceğiz. 2023 de ise konusunda uzman kişilerle ile eğitimler gerçekleştirdik. Dr. Cengiz Tavukçuoğlu ile satış, pazarlama ve marka üçgeninde başarı eğitimi üyelerimiz ile gerçekleştirdik. Üyelerimizin markalaşma konusunda ise eğitimler dışında da kişisel olarak yardımcı oluyoruz. Bunun dışında markalaşmada önemli olduğunu düşündüğüm coğrafi işaretler konusunda da Ticaret ve Sanayi Odasından tescil edilmiş toplam Afyonkarahisar’da 44 coğrafi işaretli ürünümüz vardır.  Bunlar Afyonkarahisar sucuk, pastırma, mermer, kaymak, manada yoğurdu, Afyonkarahisar keçesi gibi çok örnek var. Bunları ATSO yönetimi ile biz almış durumundayız. Tabi bunların Avrupa birliğinden ve tescilinden önem kazanmaktadır. Biz kaymak ve yoğurdumuzu Avrupa birliğine tescil ettirmek içinde baş vurmak durumundayız. Bu bizlere ne getiriyor. Aslında bu konuda üretim yapan firmalarımızın bize başvurdukları değerler içinde ürün yaptıkları taktirde bu logoyu kullanma sahibi elde etmiş olmaktadırlar.

 

Buda müşteriye de daha fazla güven sağlayan bir unsurdur. Bunun yanında TOBB birliğimiz ile coğrafi işaretlerin Türkiye’de artması konusun da oldukça çaba göstermektedir. Coğrafi işaretli ürünler her zaman bir adım daha öndedir. Sorumuzu özetleyecek olursak. Bu konularda bize baş vuran ve yardım isteyen üyeleriniz her türlü desteği veriyoruz. Yıl içindeki eğitimlerde mutlaka markalaşma konusuna önem veriyoruz.

 

Afyonkarahisar çıkışlı işletmelerin markalaşma süreci hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

 

En başta gıda olmak üzere gıdanın her türünde ciddi anlamda iyi olan firmalarımız oluşmuş durumda ve Türkiye’nin her yerinde bilinirlikleri var ve daha da artırır durumdalar. Et ve e ürünleri konusundaki işletmelerde yakın zamanda yurt dışında üretime başlayacak ayrıca mermer üretiminde markalaşmayı daha da öteye götüren ve hem Türkiye’de hem de yurtdışında dünyanın çeşitli ülkelerinde markalaşan, markalaşmaya çalışan firmalarımız var. Son aylarda bir firmamız da Türkiye’de ilk defa halka arz edildi halka açıldı ve Amerika’da da tesisleri olan Afyon’da da tesisleri olan Turex Marble sistem firmamız mermer sektöründe ilk defa halka açılan bir firmaydı. Diğer sektörlerde de böyle halka açılınca borsada da işlem görüyorsunuz tabi ki markalaşmanız çok daha kolay oluyor ve hızlı büyüyor. Diğer firmalara da örnek olacağını düşünüyorum. Afyonda’ ki kötü markalar markalaşma konusunda kötü değiller iyi durumdalar. Belli markaların birden fazla markaları var ve daha da iyi olmaya gayret ediyorlar. Önümüzdeki yıllarda afyon çıkışlı birçok firmanın hem Türkiye’de hem dünyada daha markalaşmış olarak göreceğimize inanıyorum. Zaten termaller turizm sektöründe hem yurt dışında hem içinde marka olmuş firmalarımız var. Kısaca Afyonkarahisar önemli markaları olan gelecekte de çok önemli markaları olacak firmaları bir şehir haline gelecektir.

 

 

 

 

 

 

Kurumunuzun gelecek hedefleri nelerdir?

 

Bizim her dönemde kurumumuzun mutlaka hem mevcut dönem içerisinde hem de gelecek dönemlere mutlaka hedeflerimiz olmuştur. Kurumumuza ilk geldiğimiz yıllar üye memnuniyetini en üst düzeye çıkarmaya çalıştık bunun için insan kaynaklarımız konusunda da çok tecrübeli daha çok bilgili daha çok eğitim almış kişilerden mevcutlarla birlikte yeni insan kaynaklarımızı böyle geliştirmeye çalıştık. 2009’dan sonra aldığımız personelimiz mutlaka İngilizce bilsin istiyoruz, mutlaka üniversite mezunu olmuş istiyoruz. Tabi alacağımız şahısların bölümlerine değerlendiriyoruz. Ama insan kaynaklarına çok önem veriyoruz. Onun dışında üyelerimizin kaliteli hizmet alması konusuna önem veriyoruz. Bunlar kurumumuzum içindeki yaptığımız kurumsallaşmaları kapsayan şeyler. Bunun için hizmet binalarımızı yeniledik. Sıfırdan iki tane hizmet binası inşa ettik. Daha fazla bu binalar gelir getirecek, onun dışında yenilenebilir enerjiye önem veriyoruz. Biz bu binayı yaparken mutlaka Türkiye’de yeşil enerji henüz konuşulmamaya başlanmamışken biz mesleğim gereği de olduğu için biz bu binayı yeşil bina olarak tasarladık ve geçtiğimiz yıllarda da Londra merkezli kuruluş zaten dünyada 2 tane yeşil bina sertifikalı bina var. Birisi Amerika’da Leed birisi de İngiltere’de brem’ e başvurarak yeşil bina sertifikası aldık. Aldığımızda Türkiye’deki kamu binaları içerisinde yeşil bina sertifikasını en üst düzeyde alan bina olduk. Sonra dediler ki çok yüksek bir puan aldınız bir de bunun dünya yarışması var sizi oraya yarışmaya sokalım. Onda da 5 binayla finale kaldık. Amerika’da biri İngiltere’de biri birisi ispanyada Romanya’da biri diğeri de bizdik. Tüm kategorilerde en yüksek puanı alarak dünya birincisi oldu bu bina tabi bu bir tesadüf değildi çünkü biz ısınmamızı jeotermalden sağlıyoruz, elektriğimizi güneş enerjisi santralimizden sağlıyoruz, yağmur sularını toplayarak kampüsümüzü o sularla suluyoruz, daha elektrik araba şarj istasyonu hiç yokken üniteyi koyduk. Bir sürü kriteri birleştirince hakikaten en yüksek puanı biz aldık. Onu da kalkınma ajansına bir proje yazdık ATSO enerjisiyle işletmelere ışık tutuyor diye, üyelerimize örnek durumu biz bunu yaptıktan sonra birçok fabrika çatısına güneş enerjisi yaptı. Şimdi ikinci merkez OSB’miz de yine yeşil OSB olarak yapacağız. Ondan da ben yönetim kurulu başkanıyım, orada da Türkiye’nin hakikaten bir yeşil OSB görebilir miyiz diye sanayi bakanlığına neresi var dediklerinde örnek bir siz Afyon gidin bakın merkez ikinci OSB’yi görün buna göre yapın diyebilecekleri örnek bir OSB yapmaya gayret ediyoruz. Yeşil enerjiye de çok önem veriyoruz, işte amacımız burada yeşil bina yaptıktan sonra gelecek hedefimiz o OSB’yi Sinan Paşa’daki Türkiye’nin hakikaten örnek gösterilen bir yeşil OSB’si haline getireceğiz. Çünkü 2026 yıllardan sonra 2030’dan sonra artık karbon salınımı, karbon vergisi yani ne kadar karbon emisyonunuz varsa ihracatta karbon vergisi ödeyeceğiz. Hatta ilerde bunlar binalar içinde olacak. İleriki hedefimiz ne kadar fabrika varsa yeşil enerjiye uyum sağlatmak çünkü dünyamızda kirleniyor, gelecek nesillere için önemli bir sorumluluğumuz, ekonomiyi artırmak ihracatı çoğaltmak gelecek hedeflerimizdir. Afyonkarahisar’ımızı ekonomik yönden, kültürel yönden konularda da ilerleteceğiz birçok şeyin sponsoruyuz. Bir de ATSO spor oyunları yapıyoruz 17 senedir aralıksız olarak yaklaşık firmalarımızdan 700 kişinin katıldığı takım ATSO spor oyunlarına aralıksız devam ediyoruz.

 

Afyon Kocatepe Üniversitesi mensuplarına ve Afyonkarahisarlılara bir mesajınız olacak mı?

 

En önemli mesajım şudur. Üniversitelerimizle biz bir paydaşız. Üniversite sanayi birliğinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Her fırsatta ve ortamda bu iş birliğini geliştirmekten yanayım. Teknokent Afyonkarahisar Uşak üniversitesini Afyonkarahisar Kocatepe üniversitelerini kapsayan zafer Teknokent de yönetim kurulu üyesiyim. Üniversiteler içinde olduğum için bunun yararını bilmekteyim. Elimden geleni yapıyorum büyük ilgiden dolayı teşekkür ediyorum. Sizin ve benim çok sevdiğim sayın Türker Göksel hocamızın yaptığı gibi bu an gerçekleştirdiğimiz söyleşide bir sanayi iş birliğidir. Bu konuyu burayla sınırlamayıp okulunu da anlatacaksınız. Bu doğrultuda bizi tanıyacaklar. Kişiler arasından ileriki zamanlarda bizim ile iş birliği olacak kişiler çıkacak. Yeni üyelerimiz gelmeden bizi tanıma fırsatı sunmuş olduk. Neticede her üniversitenin bu önemin kavramış olması gerektiğini düşünüyorum. Türker hocam gibi önemli katkı sağlayan hocalarımıza da buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Öğrencilere ise sizin aracılığınız ile de şunları söylemek istiyorum. Her kişi sadece okuldaki dersler ile sınırlandırmamalı her an her yerde geliştirmeye baksın. Geçmiş yüz yıla bakın şimdiki günümüze bakın. Artık bilgi, veri, yapay zekâ çağındayız sadece ders ile yetinmeye bakmasınlar her türlü araştırma ve merak içinde olsunlar diyorum. Bizlerin geleceği olan gençlerimiz çok iyi kendinizi yetiştirmeniz gerekmektedir. En az bir dil olarak İngilizceyi bilmeniz gerekiyor bunula yetinmeyip diller ile iş getirisine bakarak öğrenmek lazımdır. Her bireyin bir dil bilmesi hani derler ya bir insan bin insan çerçevesinde bakmak lazım. Hem mesleğinizi her an geliştirmeye çalışın. Bizlerin daha çok çalışmaya ihtiyacı var. Boş vaktiniz olmasın ve boş işlerle uğraşmayın. Bu dediklerimi şimdiden uygularsanız. İlerde hakikat ile iyi ki şunları bunları yapmışım kendimi koruyarak eğiterek yetiştirmişim diyeceksiniz.  Buradan sizinle tüm eğitim hayatına devam eden öğrencilere başarılar diliyor ve selamlarımı iletiyorum. Özellikle Türker hocama çok teşekkür ediyorum. Sizlerde beni çok güzel bir sabır ile dinlediğiniz için sizlerde teşekkür ediyorum.

 

 

13 Mayıs 2024, Pazartesi 111 kez görüntülendi